enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
34,0208
EURO
38,0116
ALTIN
2.827,90
BIST
9.975,61
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Hafif Yağmurlu
25°C
İstanbul
25°C
Hafif Yağmurlu
Cuma Hafif Yağmurlu
23°C
Cumartesi Parçalı Bulutlu
25°C
Pazar Yağmurlu
24°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
26°C

Bilgi: Klavye yön tuşlarını kullanarak galeri resimleri arasında geçiş yapabilirsiniz.

Otopsi sonuçları gün yüzüne çıktı


Nevzat Bahtiyar, mahkemede “Narin’in cesedini amcayla birlikte aracıma koyduk. Sonra evime gittim. Orada çuvala koydum. Aracıma tekrar koyarak dereye gittim. Cesedini derenin kenarına bıraktığım zaman üzerine bir taş koyduğumu hatırlıyorum. Cesedin bulunduğu çuvalı suyun kenarındaki doğal kayanın dibine yerleştirdim. Üstüne taş koydum. Dışarıdan bakınca orada bir şey olduğu anlaşılmıyordu.
“ARİF’İN KIZINI ÖLDÜRDÜM”
Savcılıkta verdiğim ifademde geçen Salim’in bana dediği Arif’in kızını öldürdüm, sen de bu cesedi alıp yok edeceksin. Yoksa seni ve aileni öldürürüm şeklindeki ifade doğrudur. Daha önce ifademde bu durumdan bahsetmemiştim çünkü Salim Güran’dan korkmuştum.”
İTİRAFÇI NEVZAT BAHTİYAR’IN TUTUKLAMA KARARI
“Soruşturmanın henüz tamamlanmamış oluşu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 5. maddesinde öngörülen geçerli şüphe sebeplerinin, Anayasanın 19. maddesinde belirtilen kuvvetli belirtinin ve CMK’nin 100/1. maddesinde öngörülen kuvvetli suç şüphesini gösterir somut delillerin mevcut olduğu müsnet suç için kanunda öngörülen cezanın alt ve üst sınırı, müsnet suçun CMK 100/3. maddesinde belirtilen katalog suçlardan oluşu, verilmesi beklenen cezaya göre şüphelinin kaçma ihtimalinin kuvvetle muhtemel bulunması, tutuklama tedbirinin ölçülü olması ve bu safhada adli kontrol uygulamasının yetersiz kalacağı anlaşıldığından şüphelinin CMK 100 ve devamı maddeleri gereğince tutuklanmasına karar verilmiştir.” ifadeleri yer aldı.
Türkiye Diyarbakır’ın Bağlar ilçesi Tavşantepe köyünde işlenen cinayeti konuşuyor.
19 gündür kayıp olan 8 yaşındaki Narin Güran, köyün yakınlarındaki derede çuval içerisinde ölü halde bulunmuştu.
Bunun üzerine aile üyeleri dahil 24 kişi gözaltında tutuluyor. Narin’in amcası Salim Güran ise cinayetin şüphelisi olarak tutuklandı.
Tutuklu olan amca Salim Güran, Jandarma ekiplerine ifade vermişti. Amca Güran’ın mahkemeye verdiği ifade ortaya çıktı.
Çıkarıldığı mahkeme tarafından “Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma, Çocuğu Kasten Öldürme” suçlarıyla tutuklanan amca Salim Güran mahkemede sorgusunda şu ifadeleri verdi:
“İFADEM ALINDIĞINDA UYKUSUZ VE AÇTIM”
Ben bu hususta kollukta ve savcılıkta ifade vermiştim, benim ifadem alındığında uykusuzdum, açtım. Bu nedenle ifademin doğru olup olmadığını bilmiyorum. 0530… numaralı hat bana aittir, bu hattı yıllardır kullanırım. 47 … plakalı araç kardeşim Fuat Güran adına kayıtlıdır. Bu aracı yaklaşık 5-6 gündür kullanıyordum. Olaydan 10 gün önce Broadway marka aracımla oğlum Devran Güran kaza yapmıştı; bu sebeple araç 10 gün sanayide kaldı, bu nedenle kardeşim Fuat’ın arabasını kendim kullandım.
“OLAY GÜNÜ NARİN’İ GÖRMEDİM”
Biz 9 kardeşiz, 6’sı öz, 3’ü üveydir. Narin benim öz yeğenim olur. Öz kardeşim Arif’in kızıdır. Narin bana amca diye hitap eder, ben ona yeğenim derim, Narin 8 yaşındadır. Olay günü Narin’i görmedim. En son olaydan birkaç gün önce yeğenimin nişanı vardı, Narin’i nişanda gördüm. Ben her gün erken kalkan biriyim, tarlaya giderim. Köyün muhtarıyım, köylünün bir ihtiyacı olduğunda beni aradıklarında ilgilenirim.
“OLAY GÜNÜ MUHTARLIK İŞLERİ İLE İLGİLENMEDİM”
Olay günü muhtarlık işleriyle ilgilenmedim, gün boyu tarladaydım. Olay günü de sabah 06:00-06:30 civarı uyandım, tarlaya gittim. Tarlada Mehmet Selim Atasoy ve Ramazan Atasoy çalışmaktaydı. Mehmet Selim tarlaya iki kızını çalışmak için getirmişti. Mısırlarla ilgilendik. Kahvaltı yapmadan önce kuzenim Ersin Karadaş’ı aradım, kendisi Çarıklı’daydı, arabayla oraya gittim. Mısır için gerekli malzemeleri aldım. Yanımda Ramazan Atasoy da vardı. Dönüşte fırından ekmek aldım. Tarlaya döndüm. Mehmet Selim’in kızını da aldık kahvaltı yapmaya gittik. Sonra tekrar mısır tarlasına geldik. Ben de onlara yardım ettim.
“400 TL’LİK YAKIT ALDIM”
Daha sonra sabah 10:00 civarı eve gelip ailemi alıp şehir merkezine Cezaevi semtinde sağlık ocağı ve bir kıyafet alışverişi yapılan yere götürdüm. Öğleden sonra dönüşte Diyarbakır girişindeki polis noktasının karşısında bulunan Opet’ten 400 TL karşılığında yakıt aldım. Fiş alıp almadığımı hatırlamıyorum, almışsam arabadadır. Köye gittik, çocukları bıraktım, tarlaya gittik. Gittiğimde elektrikçiler tarlada elektrik arızası olduğu için gelmişlerdi. Onlar trafo ile uğraşırken pamukta kurt olduğunu gördüm. Amcamın oğlunu bu konuda uyardım, bu görüşmeler saat 16:00 civarıydı. Elektrikçiler uzun bir sırık ihtiyacı olduğunu söyledi. Mehmet Selim Atasoy’un iki kızını babaları motosikletle eve götürecekti. Ben izin vermedim, arabayla götürdüm.
ÇELİŞKİLİ BULUNDU
Anlatımları çelişki bulan mahkemenin sorusu üzerine Salim Güran şöyle devam etti:
Ben Mehmet Selim Atasoy’un kızlarını olay günü köye götürdüm. Olaydan 2 gün önce götürmedim. Çocukları eve götürdüğümde çocukların annesi bize soğuk su verdi; içtik. Ramazan Atasoy ile birlikte saat 16:30-17:00 civarı köye tarlaya döndük. Oradan çiftliğe gittik. Hayvan pisliğinden dolayı fıskiyeler tıkanmıştı. Çalışanı Mahfuz’dur, Mahfuz bu tıkanıklığın bir kısmını hallettiğini söyledi. Kalan kısmı için de bir kazma bir kürek getirdi. Güneş batmadan önceye kadar tarlada birlikte çalıştık.
“KIZIM ARADI NARİN KAYIP DEDİ”
Saat 20:00 sıralarında tarlada ben, Mehmet Selim Atasoy ve oğulları çalışırken kızım Gizem beni aradı ve Narin’in kayıp olduğunu söyledi. Ben de Mehmet Selim’e durumu anlatıp gideceğimi söyledim. Daha sonra ben ve Mehmet Selim köye gittik.
Olay günü saat 18:00-20:00 arasında Hüseyin Güran isimli amcamın yanına hoş geldine gittim. Kendisi Mersin’den gelmişti. Amcamın yanında çok kalmadım. Ben oradayken Mehmet Selim Atasoy beni arayıp şüpheli bir aracın gidip geldiğini söyledi. Ben de bu aracın yanına gittim, yanlarına vardığımda eski muhtar Mehmet Sad Karaçoşan’ın torunlarının araba öğrenmek için araba kullandıklarını gördüm.
“ARAMA ÇALIŞMALARINA KATILDIM”
Oradan ayrılıp Mehmet Selim Atasoy’un yanına gittim. Az önce de dediğim gibi kızım Gizem’in araması üzerine Mehmet Selim ile birlikte köye gittik. Köye gittiğimizde bir kalabalık toplanmıştı. Jandarma Başçavuş ‘unu aradım. Kendisi bana ekip göndereceğini söyledi. Jandarma erken geldi, gelinceye kadar okul anahtarını getirip kameraya baktık. Daha sonra gözaltına alındığım güne kadar arama çalışmalarına katıldım.
“OLAY GÜNÜ BUNLARI ARADIM”
Olay günü telefonda görüştüğüm kişiler şunlardır: Kurtuluş Güran, S. Kaçar, Mehmet Selim Atasoy, Ramazan Atasoy, Mehmet Şerif Güran, Ersin Karadaş, Gizem Güran, Devran Güran isimli şahıslarla görüştüm, hatırladıklarım bunlardır.
“NARİN’E CİNSEL SALDIRI”
Narin’in annesi Yüksel, babamın anlattığına göre dayı tarafımız olurlar. Şahsın telefonu rehberimde kayıtlı değildir. Yüksel ile herhangi bir ilişkim bulunmamaktaydı. Narin kardeşim Arif’in kızıdır. Narin isimli çocuğa herhangi birinin fiziki (cinsel) saldırıda bulunup bulunmadığını bilmiyorum ancak öyle bir şey tahminimce olmamıştır.
Ailede muhtar olduğum için ve işlerle iyi ilgilendiğim için ailenin, ekonomik ve idari işlerini ben yaparım. Kimseden alacağım yoktur, kimseye de borcum yoktur. Kardeşim Arif’ten de alacağım ve borcum bulunmamaktadır.
“OLAY GÜNÜ KAYITLARI SİLDİM”
Olaydan 10-15 gün önce telefonuma ses kayıt programını indirdim. Konuştuğum şeyleri daha sonra hatırlamak için bu programı indirdim. Ben ses kayıtlarını silmedim ancak olay günü yaptığım arama kayıtlarını sildim. Olay akşamı kardeşim Arif’in ahırında 380 mermi yakalandı, bana bunu haber verdiler. Kayıtları silmekle kötü yapmışım.
“NARİN’İ BEN KAÇIRMADIM BEN ÖLDÜRMEDİM”
Bizim ailede herkes herkesin arabasına biner. Bu sebeple Narin benim kullandığım araca binmiş olabilir. DNA bu şekilde çıkmış olabilir. Sadece benim aracımda çıkmış olması sebebi benim aracımın tüm kardeşlerim tarafından ortak kullanılması olabilir. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum. Kayıp olan Narin’i ben kaçırmadım veya öldürmedim. Bu olay sebebiyle kimseden şüphelenmiyorum. Olayı kimin yaptığını da bilmiyorum. Ekleyeceğim başka bir husus bulunmamaktadır. Tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmayı, Hakimliğiniz aksi kanaatte ise adli kontrol hükümler uygulanarak serbest bırakılmayı talep ederim.
Diyarbakır’da Narin Güran’ın cesedinin bulunmasına yönelik yürütülen soruşturmada gözaltı sayısı 24’e çıktı. Adli tıp ön raporundan ise ilk bilgiler gelmeye başladı. Rapora göre, Narin’in boynunda boğulma izleri olduğu, 15 gün boyunca suda kaldığı ve ayağında kırıklar bulunduğu belirlendi.
Diyarbakır’da 19 gün sonra cesedi bulunan Narin’in otopsisinden ilk bulgular elde edildi. Adli tıp ön raporuna göre, küçük kızın boynunda boğulma izleri tespit edildi, 15 gün boyunca suda kalmış ve ayağında kırıklar saptandı.
19 GÜNÜN ARDINDAN BULUNDU
Diyarbakır’ın Bağlar ilçesine bağlı Tavşantepe Mahallesi’nde 21 Ağustos’ta kaybolan 8 yaşındaki Narin Güran’ın acı haberi geldi. Küçük kızın cesedi, jandarma ekipleri tarafından köyün yakınlarındaki Eğartutmaz Deresi’nde bulundu. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Diyarbakır’ın Bağlar ilçesine bağlı Tavşantepe Mahallesi’nde kaybolan Narin kızımızın maalesef cansız bedeni Jandarma ekiplerimiz tarafından bulundu. Narin kızımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Mekanı cennet olsun. Başımız sağ olsun” dedi.
ADLİ TIP ÖN RAPORU: BOYNUNDA BOĞMA İZİ VAR
Küçük kızın cenazesi otopsi için adli tıp kurumuna kaldırılırken, detaylar da belli olmaya başladı. Gazeteci Emrullah Erdinç, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Narin Güran’ın adli tıp ön raporuna göre; boynunda boğma izi bulunduğu, 15 gün suda kaldığı, ayağında kırık olduğu tespit edildi.” dedi.
24 KİŞİ GÖZALTINDA
Narin’in cansız bedeninin bulunmasının ardından yeni gelişme yaşandı. Yürütülen soruşturma kapsamında 24 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanların arasında; annesi, babası, 2 ağabeyi, 3 amcası ve 2 Eylül’de tutuklanan amcası Salim Güran’ın eşinin de bulunduğu öğrenildi. Şüphelilerin jandarmadaki işlemleri sürüyor. Gözaltına alınan 2 ağabeyden birinin daha önce gözaltına alınan ve kolundaki ısırık izi İstanbul Adli Tıp Kurumunda yapılan işlemlerde Narin Güran’a ait olmadığı belirlenerek, serbest bırakılan E.G. (18) olduğu belirtildi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Narin Güran’ın otopsi işleminin tamamlandığını ve 1 kişinin daha gözaltına alınarak soruşturmadaki gözaltı sayısının 24’e yükseldiğini açıkladı. Bakan Tunç açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“SEBEP OLAN YA DA OLANLAR, ADALET ÖNÜNDE HESAP VERMEKTEN KAÇAMAYACAK”
“Yüreğimizi yakan Narin Güran evladımızın ölümüyle ilgili Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kesin ölüm nedeninin tespit edilebilmesi amacıyla Diyarbakır Adli Tıp Kurumu’nda adli tıp uzmanlarınca sabah saat 10.30’da başlayan otopsi işlemi akşam saat 21.40’ta tamamlanmıştır. Uzman adli tıp heyeti tarafından gerçekleştirilen otopsi işleminde, alınan doku örnekleri üzerinde kimyasal, biyolojik, patolojik ve diğer bazı incelemelerin yapılması gerekmektedir. Bu nedenle alınan örneklerden bir kısmı Diyarbakır Adli Tıp Grup Başkanlığınca, bir kısmı ise İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığınca incelendikten sonra kesin ölüm sebebine ilişkin rapor düzenlenecektir. Soruşturmanın bu aşamasında gözaltına alınan kişilerin ifade işlemleri devam etmektedir. Her ayrıntı tek tek titizlikle incelenmekte olup, elde edilen deliller doğrultusunda 1 kişi daha gözaltına alınmış, soruşturmada gözaltındaki kişi sayısı 24’e yükselmiştir. Bu acı olayın aydınlatılması ve gerçeklerin ortaya çıkarılması için tüm ayrıntıların üzerine kararlılıkla gidilmektedir. Narin evladımızın ölümüne sebep olan ya da olanlar, adalet önünde hesap vermekten kaçamayacaktır.”
“ÇUVAL İÇERİSİNE KONUP DEREYE GETİRİLMİŞ”
Olaya ilişkin detayları veren Diyarbakır Valisi Zorluoğlu, “Öldürüldükten sonra bir çuvalın içerisine konup dere kenarına getirildiği, suyun içerisine yerleştirildiği, üzerinin ağaç dalları ve taşlarla şüphe uyandırmayacak şekilde ve doğal bir görüntü verilerek kapatıldığı anlaşılmıştır” dedi.
“ÜZERİNDE SON GÖRÜLDÜĞÜ KIYAFETLER VARDI”
Narin’in öldürülmesiyle ilgili detayları paylaşan Diyarbakır Valisi Murat Zorluoğlu şunları söyledi: “Kayıp çocuk Narin Güran en son görüldüğünde üzerinde görünen şahsi kıyafetleriyle birlikte dere kenarında çuval içerisinde üzeri taşla gizlenmiş vaziyette, sabah saat 08.45 sıralarında maalesef ölü olarak bulunmuştur.
“SUYUN İÇERİSİNE YERLEŞTİRİLMİŞ”
İlk bulgulara göre kayıp Narin Güran’ın öldürüldükten sonra bir çuvalın içerisine konup dere kenarına getirildiği, suyun içerisine yerleştirildiği, üzerinin ağaç dalları ve taşlarla şüphe uyandırmayacak şekilde ve doğal bir görüntü verilerek kapatıldığı anlaşılmıştır. Daha önce aranılan tüm bölgelerin yeniden aranması çalışmamız kapsamında Eğertutmaz Deresi’nin bu bölgesi yeniden aranmış ve uzman jandarma ekiplerimizce kayıp kızımızın cenazesine ulaşılmıştır” açıklaması yaptı.
BÖLGE 8 DEFA ARANDI
Narin Güran’ı arama çalışmaları kapsamında Diyarbakır’daki özel ekiple, Ankara’dan gelen özel ekip, koordineli bir şekilde çalışma yürütmüştü. Ekiplerin bugüne kadar yaptığı çalışmalarda mahallenin çevresi 8 kez aranmıştı. Ancak Narin’e dair bir ize rastlanmamıştı.
İLK GÖZALTINA ALINAN AĞABEYİ OLMUŞTU
8 yaşındaki Narin’in kaybolmasına ilişkin ilk gözaltına alınan isim ağabeyi olmuş ancak ağabey kısa sürede serbest bırakılmıştı. 18 yaşındaki ağabey; kolunda görülen ısırık izleri nedeniyle gözaltına alınmıştı. Narin’e ait fotoğraflardan elde edilen çene yapısı örnekleriyle karşılaştırma için İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderilmişti. Ancak ısırık izinin kime ait olduğu konusunda bir bulgu elde edilememişti. Ağabey bunun üzerine serbest bırakılmıştı.
NARİN’İN AMCASI TUTUKLANDI
Kayıp Narin’i arama çalışmalarının 11’inci gününde yeni gözaltı haberi gelmişti. Narin’in amcası ve aynı zamanda Tavşantepe Mahallesi’nin muhtarı olan Salim Güran gözaltına alınmıştı. Salim Güran, çıkarıldığı mahkemede tutuklanmıştı. Mahkemeye tutuklamaya gerekçe olarak, kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma ve kasten öldürme suçlamalarını göstermişti.
AMCA SALİM GÜRAN NEDEN TUTUKLANDI?
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, amca Salim Güran’ın tutukluluğuna ilişkin açıklama yapmıştı. Bakan Tunç, “Tüm devlet kurumları seferber oldu. İfadeler alınıyor, o ifadeler çerçevesinde gözaltılar yapılıyor. DNA tespitleri var. DNA tespitleri açısından Narin’in anne-babasının araçtaki amcanın DNA’sının uyuşması nedeniyle tutuklama kararı verildi” ifadelerini kullanmıştı.
“TUTUKLAMA BİR TEDBİR”
Tutuklamanın bir tedbir olduğunu vurgulayan Bakan Tunç, “Suç şüphesi olduğunda hakimin takdiri tutuklama” demişti. Bakan Tunç şu ifadeleri kullanmıştı; “Ağabeyinin vücudundaki izlerle ilgili bir tespit yapıldı ama o morlukların kime ait olduğu tespit edilemedi. Tüm bunlar yargımız tarafından değerlendirilecek hususlar. Burada en ince detayına kadar yargımız gereğini yapacak.”