enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
34,0660
EURO
38,0679
ALTIN
2.834,54
BIST
9.975,61
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Yağmurlu
25°C
İstanbul
25°C
Yağmurlu
Cuma Hafif Yağmurlu
22°C
Cumartesi Az Bulutlu
25°C
Pazar Yağmurlu
25°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
26°C

Bilgi: Klavye yön tuşlarını kullanarak galeri resimleri arasında geçiş yapabilirsiniz.

Kapı çalar. Selçuğun eşi kapıyı açar.


İbret veren düğün hikayeleri..
Selçuk yeni evlenmiştir. Kapı çalar. Selçuğun eşi kapıyı açar. Gelen Selçuk’un babasıdır. Gelini doğrultusundan içeri buyur edilen adam içeri girer ve baş köşeye oturur. Babasını karşısında gören Selçuk, şaşkınlık ve merak karışımı bir bakışla ‘hoş geldin baba’ der. -Hoşbulduk oğlum. Oturmadan bana bir beyaz kağıt ile bir silgi getir. Der. -Kağıt, kalem mi? Ne yapacaksın ki? -Getir sen, anlatacağım. Der gözlerini kırparak… Olan tamamlanana mana veremeyen Selçuk, evvelce eşine sonra babasına baktı ve koşar adımlarla babasının istediklerini getirmek üzere odayı terk etti. Odada sessizlik hakimdi. Sessizliği Selçuk ‘getirdim’ demesi bozmuştu Devamı amacıyla gorsele doku55nun
Oturmadan bana bir beyaz kağıt ile bir silgi getir. Der. -Kağıt, kalem mi? Ne yapacaksın ki? -Getir sen, anlatacağım. Der gözlerini kırparak… Olan tamamlanana mana veremeyen Selçuk, evvelce eşine sonra babasına baktı ve koşar adımlarla babasının istediklerini getirmek üzere odayı terk etti. Odada sessizlik hakimdi. Sessizliği Selçuk ‘getirdim’ demesi bozmuştu. -Gel otur yanıma. Dedi babası. Başını onaylarcasına sallayan Selçuk, süratle babasının yanına oturdu. Bir elinde kağıt, bir elinde kalem, meraklı gözlerle babasına bakmaya başladı. Babası; -Yaz. -Ne yazayım? -Aklına gelen bir şey yaz. Bunun üstüne Selçuk, bir cümle yazdı. Tekrar babasına baktı. -Sil şimdi onu. -Peki baba. Diyerek silmeye başladı. Silme prosedürü tamamlanınca babası; -Tekrar yaz bir şeyler. -Baba amacın nedir? Dedi Selçuk biraz durumdan sinirlenerek…
KARŞIDAKİ DUVARIN ÇİVİSİ
Delinin biri, çiviyi tersine çevirerek sivri tarafına vura vura duvara çakmaya başlamış.
Onun bu halini gören başka bir deli işe karışmış :
-Baksana, yahu! Sen yanlış bir iş görüyorsun.Bu çivi karşıki duvarın çivisi olacak galiba, demiş.
KARŞI KALDIRIM
Bir akıl hastası, bulunduğu kaldırımdan karşıya geçip rastladığı ilk görevliye sormuş :
-Affedersiniz, karşı kaldırım nerede acaba?
Görevli şaşırmış ama yine de karşı tarafı göstererek :
-İşte şurada, demiş.
-Kime yutturuyorsun yahu… Daha şimdi orda sordum, burayı gösterdiler!…
NASIL BİLSİN
Akıl hastanesinde koğuşları gezen başhekim, bir hastanın oturmuş, birşeyler yazdığını gördü :
-Kolay gelsin, ne yazıyorsun?
-Mektup yazıyorum efendim.
-Yaaa…Kime yazıyorsun?
-Kendime…
-Peki, ne yazılı mektupta?
-İlahi doktor bey, deli misiniz siz?Mektubu daha almadım ki…İçinde ne yazdığını bileyim.